Fenerbahçe dün Abdi İpekçi’de yaşanan olaylarla ilgili açıklamalar yapmaya devam ediyor.
Organize olarak toplu küfürü ve şiddeti sportif faaliyetin bir parçası sanan bir yönetim zihniyetinin, bunların medyadaki destekçisi kalemşörlerinin ama, fakat gibi açıklamaları sonrasında artık en üst düzey yöneticilerinin bile kendi taraftarlarının sebep oldukları her olaydan sonra “kendilerini mağdur görüp yarattıkları çirkinlikleri görmezden gelmeyi” Galatasaray tribün terörünün alışılagelmiş bir örneğini bir kez daha yaşamış olduk.
Bu rezilliği yaşatanları popülist söylemlerle sonuca giden yolda her şey mübah anlayışı ile takımlarının parçası olmuş ailelerinin bireyleri olarak görenler ve bu şekilde adlandırılanlar bilmelidir ki takımınızda ve ailenizde camianızı rezil eden kişiler bulunmaktadır. Bu tip kişilere sahip çıktığınız sürece aileniz lekelenecek ve sizler bu rezilliğin asli faili olarak hatırlara kazanıcaksınız.
Ev sahibi oldukları basketbol müsabakalarında rakip taraftarlara saldırmayı adam öldürmeyi rakip oyuncuya saldırmayı (fanatik duayen sözde tarafsız spor yorumcuları tarafından hedef gösterilen) bir spikere topyekün saldırmayı bu sırada kulübümüzün televizyonunda görev yapan bir bayan spikere ile şube profesyonellerimizden bir bayana da saldırmayı ihmal etmeyen bu sürünün sebebiyet verdikleri tribün terörü sonucunda takımlarının Euroleague’den ihracının gündeme gelmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Bu yaşanan tribün terörünün fanatik ve taraflı spor yorumcuları tarafından göremezden gelinmesi ise alakasız olaylarla masumiyetlerinin savunulması olayların her defasında fakat ve ama ile geçiştirilmesi de şaşırtıcı değildir. Bunun yanında kaldı ki yıllardır bu teröre teslim olmuş federasyon ve kamu görevlilerinin de üç maymunu oynamaları bizim için şaşırtıcı değildir. Karşılaşma hakemlerinin bir çok yanlı yönetimleri dışında toplu-organize küfür ve seyirci olaylarına da sadece 3 defa anons yaptırması ile karşılaşmanın seyircili devam ettirilmesi yaşanan hadiselere sebebiyet vermiştir.
Asıl şaşırtıcı olan ise rakip sahada her yıl yaşanan bu kepazeliğe rağmen yaptığı işe rakibine saygı duyan ve rakip takım mensuplarına, taraftarlarına ithafen en ufak bir kışkırtıcı hareketi olmayan koçumuza yapılan tükürüklü saldırıyı ise ayran şeklinde açıklayan kendilerini hala insan diye tanımlayanların da ortaya çıkmış olmasıdır.
Bu camia (Galatasaray) Türkiye’nin batıya açılan yüzü olarak tanımlayan bu camianın taraftarlarının her defasında sebebiyet verdiği bu rezil durum üzerine bir de kendisini haklı çıkarması bu aklama çabalarına taraflı medya mensuplarının destek vermesi günü kurtarsa da yaşanan ve yaşanacak olayların ağır sonuçlarını ortadan kaldırmayacaktır. Dünyaca tanınmış 8 Euroleague şampiyonluğu ve yerel liglerde bir çok başarısı bulunan Başantrenörümüz Zeljko Obradovic’e yapılan bu saldırı ise ne yapılırsa yapılsın dünya spor kamuoyu tarafından anında ve bütün çıplaklığı ile gözler önüne serilmiştir. Hiç umudumuz olmasa da beklentimiz, TBF’nin ve güvenlik ile ilgili görevlilerin bu kez yüzlerinin kızarması görevlerini yapmalarıdır. Bilinmelidir ki koçumuzun yüzüne atılan tükürüğün asıl muhatabı bu rezilliğe sebep olanlar ile yaşananlara göz yumanlar açıklama yapmaya çalışanlardır.
On binlerce taraftarın 90 dakika boyunca küfür ettiği bir ortamda küfür eden tek bir taraftar için görevini yapmayan bununla birlikte kılını kıpırdatmayan kendisine küfür edenlere tepki koyan Başkanımız hakkında ise medyatik olmak amacıyla kantarda topuz bırakmayan kamu görevlileri hiçbir şey yokmuşçasına ağır toplu küfüre rağmen kupa törenine çıkan en üst düzey yetkililerin olduğu bir düzende yaşadıklarımızın sürpriz olmadığı tartışmasızdır.
Bu nedenle sadece Fenerbahçe ile mensuplarına karşı uygulanan 6222 sayılı yasanın Fenerbahçe Yasası olarak adlandırılması bizce son derece doğal bir o kadar da düşündürücüdür. Bizler Büyük Fenerbahçe taraftarı bütün kamuoyunun gözleri önünde yaşanan bu vahim hadiselere rağmen idarenin özellikle de spor teşkilatının Fenerbahçe ile ilgili konularda takınmış olduğu sessizlikten büyük rahatsızlık duymaktadır. Beklentimiz, spor teşkilatında sorumluluk taşıyanların bir an önce görevlerini yapmasıdır.
FENERBAHÇE SPOR KULÜBÜ