Olaylı geçen Fenerbahçe kongresinde, Ali Koç’un konuşmasının ardından kürsüye gelen Aziz Yıldırım da yine sert bir konuşma yaptı. Yıldırım’ın Ali Koç’a “Sen futbolun başına geç ben de kulübü yöneteyim” teklifi ise güne damga vurdu.
“Kim seçilirse o başkan olur! Yapmayın!”
Lütfen herkes kendine gelsin. Lütfen ama… Yarın üzülerek gidersiniz. Kim seçilirse o başkan olur, nedir yani…
Arkadaşlar tezahürat falan istemiyorum. Kongreyi yapıyoruz, televizyonlar canlı veriyor, amigo olduk hepimiz. Ali Koç bizim düşmanımız değil ki, ben de onun düşmanı değilim. Nedir bu ya? Bu ne ya?
Şehit askerlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Ailelerine de başsağlığı diliyorum.
Ben sadece 1 oyla seçim kazandığım için değil, hepinizi değerli insanlar olduğunu bildiğim için konuşuyorum.
Fenerbahçe bir aşktır. Vatan sevgisi, birlik beraberlik aşkı, kısaca Kuva’yı Milliye ruhudur.
“Değişim yararlı olacaksa bir dakika düşünmem bırakırım”
Değişim tabii ki kaçınılmazdır. Değişimden kastedilen şey yöneticilerin değişmesi olsa gerek. Sanki ben ve arkadaşlarım değişirse, sihirli bir dokunuş olursa her şey değişecek! Değişimden anlaşılması gereken Fenerbahçe’nin nasıl değişeceğidir. Yararlı bir değişim olacağına inansam bir an bile tereddüt etmem. Bu Yargıtay kararı benim kişisel kararım değil. Öyle olsa ‘karar çıkana kadar başkan kalmak istiyorum’ demezdim.
Fenerbahçe’ye bu kötülükleri yapanların kim olduklarını bilmediğimizden değil, yargı kararı olmadığı için yapamıyoruz bir şey.
(Tribünlerden sözünün kesilmesinden sonra)
Bakın ayıp oluyor. Belki de çoğunuz benim 1 milyon üye projemden sonra üye oldunuz. Ali beye yapılan saygısızlığı da kabul edemem bana yapılanı da affetmem.
Ali Koç, 101 kişinin BİMER’e yaptığı başvurudan endişe duyuyor. Bundan endişe duyan biri Fenerbahçe için hesap sorabilir mi? Ben bir yıl hapis yattım, hiçbiriniz bir gün bile yatamazsınız. O üzerinizdeki formaları bile ben yaptırdım.
Ali Koç seni bir dilekçe korkutmuş, ürkütmüş, Fenerbahçeli birinin duruşu bu mu olmalı? Sahip olduğu şirketlerin markasını düşünen biri, Fenerbahçe’nin haklarını savunabilir mi? Bu dilekçeden bizi sorumlu tutuyor, biz buna ihtiyaç duymayız.
“Hırsızın hiç mi suçu yok?”
Herkesle iyi geçinmek için biz mi özür dileyelim? O dönemler iftiralar, her gün hakaret ve küfür vardı… Her şey 3 Temmuz öyle mi? Muhalefet olarak siz ne yaptınız? Şimdi diyorlar ki ‘Aziz Yıldırım herkesle kavga ediyor. Bunun da sebebi Aziz Yılldrım.’ Ben soruyorum hırsızızn hiç mi suçu yok?
Biz başka kulüplerle kavga etmek için ne yaptık? Her zaman şampiyonluğun 1 numaralı adayıydık. Ne yapacaktık, özür mü dileyecektik?
“Hangi tek adamlık?”
Bizi bu noktaya getiren her şeyin altında 3 Temmuz yatmaktadır. Şimdi barışın diyorlar. Fenerbahçe’den kim özür diledi? Oldu bittiye mi getirelim? Unutalım mı?1 milyon üye prjesini yaptık. Oy verenlerin sayısı arttı. Hangi tek adamlık?
Bugüne kadar Fenerbahçe’yi namerde mecbur etmedik, kimsenin önünde eğilmedik.
“Sen futbolun başına geç, ben de kulübü yöneteyim”
Sayın Ali Koç, burada mali konularda açıklama yaptın. Sen ne veriyorsan ben de aynısını veriyorum. Sen futbol şubesinin başına geç, ben de amatör şubeleri ve kulübü yöneteyim Hodri meydan…
Beni yalancılıkla itham ediyorsunuz ama siz de yalan söylüyorsunuz. Ben sponsorluklarla beraber 150 milyon Euro veriyorum. Kendisi de versin. Kulübün parası olsun. Bir fazlası olmasın. Haydi görelim. Yaşasın Fenerbahçe.